İstanbul’daki diş tedavim – Bericht vom Cumartesi, 06. Ağustos 2011 06 Ağustos 2011 Cumartesi gününün yazısı

İstanbul’daki diş tedavim – Bericht vom Cumartesi, 06. Ağustos 2011

06 Ağustos 2011 Cumartesi gününün yazısı

Başlangıç durumu/hasta geçmişi:

Dişlerimle özellikle de diş etimle her zaman sorun yaşıyordum. Bu nedenle yıllık diş hekimi kontrolü ve diş temizliği benim için vazgeçilmez bir zorunluluktu. 45. doğum günümden sonra ilk kez ilerleyen diş eti çekilmesi fark edilir olmaya başladı. Diş eti çekilmesinde diş yatağı kaybı öncelikle kemiklerden ve bağ dokusundan başlayarak diş etine doğru ilerler. Diş hekimimin hedefi de bunu mümkün olduğunca durdurabilmek idi. Bunu altı ayda bir dental temizlik ile sonunda açık tedavi aşamalı paradontal derinlemesine tedavi (küretaj) takip etti. Bu tedaviler sırasında ilgili bölgeler cerrahi yolla açılarak kısmen temizlenen kemik cepleri yedek kemik malzemeleri ile dolduruldu. Yüksek maliyetinin yanı sıra bu hiçbir sonuç vermedi ve 2009 yılı sonu/2010 yılının başında bir alt bir üst çenede olmak üzere kesici ön dişler sallanmaya başladı.
En uygun çözüm yolu olan ve her biri en az dört dişten oluşan üst ve alt çene için çıkarılabilen köprü protezi için bir maliyet çıkarıldıktan sonra, her bir köprü için yaklaşık 12.000,00 İsviçre Frangı (CHF), bu köprülerin ana sorunu çözemeyeceklerinden dolayı daha kesin ve uygun bir çözüm bulma yoluna gittim. Yapılan birtakım muayeneler sonucu en uygun çözüm sabit yedek dişler ve implantlar olacaktı ki bu da takma diş için kendimi yaş itibariyle henüz hasır hissetmediğim için, benim isteğime daha yakındı.

İsviçre’ deki tahmini maliyet 70.000,00 İsviçre Frangı (CHF) civarı.

Yurtdışında (Macaristan ve Almanya) daha makul bir fiyata iyi sonuçlar elde eden tanıdıklarım vardı. Böylece İsviçre’deki tekliflere istinaden Macaristan, Almanya ve İstanbul’daki diş tedavisi sağlayıcılarından teklif aldım. İlgili adresleri ilave bir sürü bilgi ile birlikte internette bulmuştum. Sonunda ikisi Macaristan ve bir tanesi de İstanbul’da olmak üzere daha detaylı bilgi almaya karar verdiğim üç adres vardı elimde.
İstanbul’daki Swisslasik’ te karar kılmamın nedeni bu şirketi St.Gallen’ deki tatil fuarında kendi standında ziyaret etmiş olmam ve bende iyi ve yetkin bir etki bırakmalarıydı. Ayrıca referans adresleri de verilmişti ve bunlardan birisiyle de görüşerek fikir sahibi olmuştum. Buna ilaveten Swisslasik’ in uçuş, otel, transfer vs. gibi tüm ayrıntılar ile ilgilenmesi ve sizin adınıza organize etmesi de hoşuma gitmişti. Bunun yanı sıra Swisslasik’ teki seyir ile ilgili bana ayrıntı verebilecek ve göz lazer tedavilerini bu yolla yaptıran şahsi bağlantılarım da mevcuttu.

1. İstanbul ziyareti ( 5 gün) üç seans:
29 Mart 2011 tarihinde eşim ve ben doğrudan İstanbul’a uçtuk ve orada bizi diş hastanesine götürecek bir şoför karşıladı.

– Salı akşam: ön muayene, röntgen çekimi, uygulanacak yöntem hakkında görüşme
-Perşembe akşam: 28 dişin diş çekimi, geçici protez
-Cumartesi öğleden sonra: takip kontrolü eve dönüş öncesi protezde düzeltme

Dr. Bilhan bizi sıcak ve mükemmel bir Almanca ile karşıladı ve tüm bu süreç ile ilgili korkularımı aldı. Uyuşturma çok iyiydi ve hiçbir ağrı sızı hissetmedim. Sonrası için de İstanbuldaki ilk ziyaretimi rahat bir biçimde atlatabilmeme yardımcı olan ağrı kesiciler verildi. Tek sorun, Dr. Bilhan müsait olmadığı için, eve dönüşümüzden önce protez üzerinde yapılan düzeltme işlemleri sırasında yaşanan İngilizce iletişim sorunuydu. Buna rağmen Bayan Selda Arat da çok hassas ve titizlikle mükemmel bir iş çıkardı.
Zürih’ teki diş kliniğinde takip kontrolü: İstanbul seyahatimizden bir hafta sonra tatil için ABD’ye seyahat edecek olmamız nedeniyle bu fırsatı değerlendirdim. Her şey bir kez daha kontrol edildi ve kalan dikişler de alındı. “şişlikler” yavaş yavaş inmeye başladığından protezler oynamaya başladı. Bu nedenle orada hemen yumuşak bir destek yaptılar ve bununla çok rahat ettim.

Hemen hemen her şeyi yiyebiliyordum, hatta bir biftek bile. Tatilden eve döndükten sonra takip kontrolü için bir kez daha Zürih’e gittim ve bana iyileşmenin gayet iyi gittiğini teyit ettiler. Derinlerde herhangi bir iltihaplanmanın olmadığından emin olmak için röntgen filmi de çekildi. Allah’a şükür her şey yolundaydı. Yani Zürih’te de ehil bir tedavi ve açıklama/danışmanlık hizmeti vardı.

2. İstanbul ziyareti (Temmuz’ da, 7 gün), üç seanslı:
Bu sefer bana kız kardeşim eşlik etmişti. Yine havalimanından alınarak hastaneye götürüldük.

-Cumartesi akşam: implantların yerleştirilmesi, kemik yapılandırma, antibiyotik
-Çarşamba akşam: kontrol muayenesi ve geçici protezin ayarlanması
-Cumartesi öğleden evvel: dikişlerin alınması ve geçici protezin yerleştirilmesi

Dr. Bilhan artık implantları yerleştirmeye başladı. Plana göre 6 adet üst çeneye ve 6 adet alt çeneye yerleştirilecekti. Ancak üst çenede ilave bir kemik yapılandırma yapması gerektiğinden prosedür biraz uzun sürdü. Acı hissetmemek için yine gayet güzel uyuşturuldu ve alt çeneye geçtiğinde bir kez daha uyuşturuldu.
Ancak psikolojik açıdan hepsi birden tek seferde fazla geldi, neredeyse üç saattir muayene koltuğunda oturuyordum. Gerçi Dr. Bilhan bana bu sefer sadece üst çeneyi tamamlayıp, alt çene için başka bir sefer gelmemi önerdi, ancak bunu da ben istememiştim. Hepsi bir seferde olsun bitsin diye düşünmüştüm. Yine antibiyotik ve ağrı kesiciler ile donatılarak geri kalan zamanımda İstanbul’un yaz keyfine varabildim. Eve dönmeden önce Cumartesi günü dikişler alınarak protez yerleştirildi ve gerekli yerlerde düzeltmeler yapıldı.

Her şeye rağmen bugün sürekli çıkarmak zorunda kalmadığım dişlere kavuşmuş olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Ve bunun uzun vadede son dişçi ziyaretim olmasını ümit ediyorum.

3.İsanbul ziyareti:
Bu ziyaret 2012 Ocak ayında olacak. O zaman diş kuronları takılacak ve ümit ederim ki önümüzdeki birkaç on yıl rahat edeceğim.

Ülkemizde, İsviçre’de yurtdışındaki diş hekimlerine karşı halen büyük şüphe ve kuşku duyulmasına rağmen ben bu adıma cesaret ettim ve pişman değilim. İstanbul genel diş hekimliği konusunda iyi bir üne sahip ve maliyetler de İsviçre’dekiler ile kıyaslandığında üçte biri kadar. Açık konuşmam gerekirse: İsviçre’deki diş doktoru ziyaretleri de pek acısız olmuyor üstelik burada asıl fatura bir hayli acı çektiriyor!
Swisslasik organizasyonlarını çok profesyonelce buldum ve oteller de çok iyidi (1 sefer Levent ve 1 sefer Taksim). İnsanlar candan ve güleryüzlü. Havaalanında hastaneye götürülmek üzere karşılandık ve hastaneden de tekrar otelimize götürüldük. Ayrıca her randevuda tam vaktinde götürülüp getirildik.
Seanslar arasında İstanbul ve çevresini de gezip görebilecek kadar zamanımız oluyordu. Görülecek çok şey var: Sultanahmet Camii, Aya Sofya, Topkapı Sarayı, Mısır çarşısı ve kapalı çarşı. Ayrıca Adalar`ı da unutmamak gerek.

Son olarak hepinize bir kez daha teşekkür ederim ve sizi temin ederim ki şirketinizi her zaman tavsiye edeceğim. Zaten yaptım bile…

Marlis Koch, Engelburg, 6 Ağustos 2011