Kalp cerrahisi

KALP VE DAMAR CERRAHİSİ- ISTANBUL- TÜRKİYE- ANTALYA

Türkiye kalp cerrahisinde dünyanin en önde gelen ülkelerindendir.

Kalp damar cerrahisi departmanı erişkin ve çocuk yaş grubunda tüm kalp hastalıklarına (transplantasyon hariç) dünya standartlarına paralel bir başarı ile cerrahi tedavi imkanları sunmak üzere organize olmuş bir departmandır. Departmanımız kalp ve damar cerrahisi ve çocuk kalp sağlığı konusunda ülkemiz ve yakın coğrafya için en önde gelen referans merkezlerimizden biri konumundadır. Pediatrik kardiyoloji, erişkin kardiyoloji, kardiyak anestezi, çocuk ve erişkin kardiyak yoğun bakım, pediatri- yenidoğan, kardiyak radyoloji üniteleri ile entegre bir çalışma yürütülmektedir. Başlıca ve özellikli ilgi alanlarımız aşağıda sıralanmıştır.

Erişkin Kalp Cerrahisi

  • Koroner cerrahisi, kalp kapak cerrahisi
  • Büyük damar ve aort cerrahisi
  • Endovasküler prosedürler ( TAVI, endovasküler stenting, endovasküler safen ven harvesting)
  • Minimal invaziv ve Robotik Cerrahi
  • Ventrikül destek sistemleri

Çocuk ve Konjenital Kalp Cerrahisi:

  • Yenidoğan kalp cerrahisi ( TGA Cerrahisi, Hipoplastik sol kalp ameliyatları)
  • Kompleks konjenital kalp cerrahisi ( Fontan, Ross, Ekstrakardiyak konduit, Arkus aorta rekonstrüksiyonları vs)
  • Mini torokotomi ve minimal invaziv çocuk kalp ameliyatları
  • Çocuk kalp kapak ameliyatları
  • Reoperasyonlar
  • ECMO ve sol ventrikül destek sistemleri

Kalp damar hastalığı teşhisi konan hastalara 3 farklı tedavi seçeneği uygunabilir.

Bunlar ilaç tedavisi, perkütan koroner girişimler, ve açık kalp ameliyatıdır. Bunların içersinden en uygun tedavi şekli hastanın ve hastalığın durumuna göre hasta ve doktor birlikte karar verirler.

İlaç tedavisi
Kalp damar hastalığı teşhis edilmemiş (birincil koruma) ve edilmiş (ikincil koruma) hastalarda ilaç tedavisi farklılık gösterir. Her kalp damar hastası her gün 100-300 mg aspirin kullanmalıdır. Her sağlıklı bireyin aspirin kullanılması önerilmez. Sağlıklı bireylerde 10 yıllık kalp krizi geçirme olasılığı %6 üzerinde çıkan kişilere de aspirin önerilir. Yine birincil korumada hastaların şeker ve tansiyon ilaçlarını düzenli kullanmaları önemlidir. Birincil ve ikincil korumada kolesterol ilaçlarının başlama kriterleri farklıdır. Diğer kullanılan ilaç grupları hemen hemen aynıdır.

Perkütan Koroner Girişimler (PCI) Koroner Anjiyoplasti ve Stent
Kalp damarlarındaki yerel daralmaların cerrahi olmayan bir yol ile açılması işlemine koroner anjiyoplasti adı verilir (balonla damar açılması). Kasık atardamarından girilerek, kalbin damarlarına doğru itilip buraya yerleştirilen ´kılavuz tel´ aracılığı ile sönük durumdaki balon bu kılavuz tel üzerinden kaydırılarak darlığın olduğu bölgeye yerleştirilir ve dışarıdan verilen basınçla şişirilip (yaklaşık 3 cm boyunda ve 3-4 mm eninde) kalp damarı kalınlığı açılmış olur. Bazı durumlarda bu balon üzerine önceden yerleştirilmiş bir metal kafes (stent) damar içinde kalıcı bir bırakılarak damarın yeniden daralma ihtimali azaltılmış olur. Her kalp damar darlığı bu yöntemle açılmaya aday değildir. Bazı hastalar için bypass ameliyatı, bazı hastalar için de kalp ilaçları en etkin ve emniyetli tedavi şekli olabilir; bu kararı ancak ilgili uzmanlar verir.

Cerrahi yaklaşım

Bypass Cerrahisi
Kalp hastalığınızın derecesini saptamak üzere doktorunuz bir dizin testin yapılmasını isteyebilir. Büyük olasılıkla kardiyak kateterizasyon ile birlikte koroner anjiyografi gerekecektir. Bu girişimler ile kalbinizin durumuna dair röntgen görüntüleri alınır. Arterlerinizin tıkanma derecesine bağlı olarak doktorunuz koroner arter bypass girişimini önerebilir. Bu girişim, kalp kasının beslenmesini sağlayan kan akımını düzeltir ve sizi tekrar sağlıklı bir kalbe kavuşturur. Koroner Bypass kalbiniz ve hayatınız için ikinci bir şans demektir.

Endoskopik Cerrahi
Minimal invaziv bir teknik olan endoskopik cerrahide özel endoskopik cihazlar ile göğüs bölgesine açılan küçük kesilerin içerisinden açık kalp operasyonları gerçekleştirilebilmektedir. Cerrahi enstrümanlar tamamen cerrahın manuel kontrolündedir, cerrahi alanın görüntülenmesi için endoskopik kamera kullanılabilir. Açık kalp cerrahisi işlemleri için kasık bölgesindeki damarlar kullanılarak kalp akciğer makinası desteği sağlanmaktadır. Bu yöntem de daha küçük kesiler ile göğüs kemiği açılmadan açık cerrahideki yapılan operasyonun aynısı gerçekleştirilebilmektedir. Bu nedenle ameliyat sonrası hareket serbestliği ve yara iyileşmesi daha konforludur. Hastaların ameliyat sonrası daha erken dönemde iş yaşamına ve aktif hayata dönmeleri mümkün olabilmektedir. Ancak endoskopik tekniğin uygulanabilmesi için göğüs duvarı yapısının ve kalpteki anotominin uygun olmaıs gerekmektedir. Endoskopik yöntem ile koroner bypass işlemi kapak tamirleri, kapak değişim işlemleri, kalp deliklerinin kapatılması ve ritm tedavisi için ablasyon işlemleri uygulanabilmektedir.

Robotik Cerrahi
Robotik cerrahinin endoskopik cerrahiden temel farkı cerrahi enstrumanın cerrahın uzaktan kontrolü altında robotun manipulasyonunda olmasıdır. Bu yöntemin temel avantajı çok küçük delikler ile yapılan işlem sırasında geniş bir hareket kabiliyeti sağlaması ve kompleks ameliyatların yapılabilmesine olanak sağlamasıdır. Robotik cerrahi ilk olarak 1980’li yılların sonunda Amerikan Uzay Dairesi (NASA) tarafından tasarlanmış ve asıl amaç yaralanmış olan askerlere uzaktan müdahale etmek üzere dizayn edilmiştir (telesurgery-telemanuplasyon). Daha sonra bu çalışma ekibinin endoskopik cerrahi ile ilgilenen bilim adamlarınca ortaklaşa çalışmaları sonunda pek çok ilerlemeler kaydedilmiş ve AESOP, Zeus (Computer Motion Inc., Santa Barbara, CA) ve Da Vinci (Intuitive Surgical Inc., Mountain View, CA) gibi cerrahi sistemler üretilmiştir. Bu sistemler pek çok cerrahi disiplinde safra kesesi, prostat, böbrek, kadın hastalıkları ve son olarak da kalp hastalıklarında tedavi amaçlı olarak kullanılır olmuştur. Robotik kalp cerrahisi ile ilgili ilk klinik sonuçlar 1990’lı yıllarda alınmıştır ve 2000’li yıllardan sonrada çok hızlı bir şekilde artmıştır. Robotik kalp cerrahisinde şu ana kadar ki en geniş operasyon serisi Amerika Birleşik Devletlerinde East Carolina Universitesinde gerçekleştirilmiştir. Bu merkezde 2000 ile 2006 yılları arasındaki yapılan çalışmada bu yöntem ile 300 kadar hastaya mitral kapak müdahalesi yapılmıştır. Bu çalışmada hastaların ortalama hastanede kalış süreleri ortalama 5 gün olarak tespit edilmiştir. Koroner bypass operasyonlarında ise tek merkezli en büyük çalışmada toplam 150 hasta robotik destekli olarak ameliyat edilmiştir, bu hastaların ameliyattan 3 ay sonra yapılan kontrol bilgisayarlı tomografik anjiografilerinde bypass damarlarının açık durumda olduğu gözlenmiştir. Koroner bypass cerrahisi ile ilgili olarak en büyük çok merkezli çalışma ise 2006 yılında rapor edilmiştir. Bu çalışmaya dünyanın değişik merkezlerinden 12 hastane katılmış, 98 hasta opere edilmiş ve erken dönem sonuçları çok başarılı bulunmuştur. Robotik kalp cerrahisi hastalara küçük kesi, iyi kozmetik görünüm, çabuk yara iyileşmesi, erken mobilizasyon ve erken normal hayata dönüşün yanında aynı zamanda çok iyi damar açıklık oranları ve cerrahi başarı oranları sağlayabilmektedir.